İçeriğe geçmek için "Enter"a basın

İmamoğlu; ‘İstanbul’da sadece 16 milyon insan yaşamıyor’

Atatürk Kent Ormanı’nda düzenlenen ‘Kuş Göçü Gözlem Etkinliği’ne katılan İmamoğlu, “İstanbul’un sadece 16 milyon İstanbulludan değil, belki onlarca milyon canlıyla aslında iç içe, bir arada olduğunu konuştuk bilim insanlarıyla” dedi.

İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Park, Bahçe ve Yeşil Alanlar Daire Başkanlığı tarafından, Sarıyer’deki Atatürk Kent Ormanı Festival Alanı’nda düzenlenen “Kuş Göçü Gözlem Etkinliği”ne katıldı. İBB Park, Bahçe ve Yeşil Alanlar Daire Başkanı Prof. Dr. Yasin Çağatay Seçkin ve İstanbul Üniversitesi Ormancılık Meslek Yüksek Okulu öğretim görevlisi kuş bilimci (ornitolog) Ergün Bacak, İmamoğlu’nun İstanbul semalarında görülen kuş türleriyle ilgili bilgilendirdi. Etkinlik kapsamında kurulan stantları gezen ve vatandaşlarla sohbet eden İmamoğlu, özel dürbünler yardımıyla kuş gözleme etkinliğini deneyimledi.

“DOĞANIN KORUNMASINA DÖNÜK BİR BİLİNCİN OLUŞMASI ÖNEMLİ”

İzlenimlerini etkinlik alanında aktaran İmamoğlu, “İstanbul’un sadece 16 milyon İstanbulludan değil, belki onlarca milyon canlıyla aslında iç içe, bir arada olduğunu konuştuk bilim insanlarıyla” dedi. Bu tür etkinliklerin profesyonel bir tarafı da olduğunu belirten İmamoğlu, “Çünkü bir gözlem yapılıyor ve bunlar kayıt altına alınıyor. Gördüğüm kadarıyla bilim insanlarımız kadar, katılımcı İstanbullu hemşehrilerimiz vardı. Bir başka tarafı da çocuklarla, yeni nesille bu işin paylaşılması ve onların da bilgi sahibi olmaları. Bu yaşta çocuklarımızın, gençlerimizin bilgi sahibi olması, aslında kentin doğal alanlarının, tabiatın, doğanın korunmasına dönük de bir bilincin oluşması anlamına geliyor. Dolayısıyla Park Bahçeler Daire Başkanlığımızın güzel etkinliğinin çok kıymetli olduğunu görüyorum” diye konuştu.

“İNSAN, YAŞAMI ÖNCELEYEN BİR FELSEFEYE SAHİP OLMALI”

Atatürk Kent Ormanı’nın kuşların göç yolu üzerindeki en etkin doğal alanlardan biri olduğunu kaydeden İmamoğlu, şunları söyledi:

“Zaten burada özel hassasiyet gösterdiğimiz şey, tümüyle doğal ortamın korunmasıydı. Bütün bu işler, aslında dünyanın varlığı adına bir teminat. Dünyada bir kuş neslinin yok olması demek, aslında dünyanın sonuna doğru atılan bir adım gibi. Onun korunması demek de aslında bundan uzak durmanın anlamına geliyor. Dünyanın bütüncül bir ekosistem ve bu bütüncül yaşam unsurlarının birbirini yok eden değil, birbirini destekleyen bir anlayışa sahip olması gerekiyor. Benim inancım o. Tabii ki bilim de bunu söylüyor. Bu yönüyle insanoğlunun da bir canlı olarak ve üstün bir canlı olarak, yaşamın varlığına destek olan, onu önceleyen bir felsefeye sahip olması şart. Aksi takdirde işte görüyoruz dünya ne yazık ki yok oluşu konuşuyor, iklim değişikliğini konuşuyor, artan sıcaklıklar, kuraklıklar, kimi yerlerde başka doğal afetleri konuşuyor. Bunların yaşanmaması adına, tabiri caizse kuşların korunmasından başlamak, anlamak önemli bir değer diye düşünüyorum.”

2 KİTAP ÖNERİSİ

İBB Yayınları’nın yaklaşık 1 ay önce “İstanbul’un Kuşları” ve “İstanbul’un Deniz Canlıları” kitaplarını okurlarla buluşturduğu bilgisini paylaşan İmamoğlu, “İnanın çevirmekten, çevirdikçe de şaşırmaktan, böyle şaşkın bir biçimde izlemekten kendimi alamadım. Bu kadar türle bir aradayız ve haberdar değiliz. Dünya güzeli, dünya cenneti bir bölgedeyiz. Geçiş noktası olarak da hani buranın bir göç yolu olduğunu ve çok kıymetli olduğunu hep duyarız, biliriz ama hani bu kadar türle iç içe olmanın da varlığı, bu şehir adına büyük bir nimet. Bunun farkında olmamız lazım. Çok değerli iki kitap kazandı İstanbul. Alıp İstanbulluların böyle keyifle takip etmelerini, öğrenmelerini ordan diliyorum” ifadelerini kullandı.